Zenbilli Ali Efendi

Zenbilli Ali Efendi
(ö. 932/1526)

Konya’da doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir, Osmanlı devrinin sekizinci Şeyhü’l-İslâmıdır. Asıl adı Ali Cemâli olan Zenbilli Ali Efendi, “Zenbilli Müftü” unvanıyla meşhurdur. Molla Fenârî’nin hocası ve Sultan I. Murad zamanının ünlü ulemasmdan Cemalüddin Muhammed Ak-sarayi soyundan Ahmed İbn-i Mehmet Çelebi’nin oğludur.

İlk tahsilini Konya’da yaptıktan sonra, İstanbul’da Molla Hüsrev’in, Bursa’da Mevlâna Hüsamzade Muslihiddin Efendilerin derslerine devam ederek onlardan icazet aldı. Bursa’da hocasının kızı ile evlendi. Tahsilini tamamladıktan sonra Edirne Taşlık Ali Bey Medresesi’ne müderris tayin edildiyse de, Karamanlı Mehmet Paşa ile aralarının açılması üzerine, bu medresede uzun süre kalamadı. Sadrazam kendisini düşük bir maaşla Beylerbeyi Medresesi’ne atayınca, Zenbilli Ali Efendi, şeref ve haysiyetini gözeterek istifa etti ve Şeyh Muslihiddin İbn-i Vefa Hazretleri’nin hizmetine girdi.

Fatih’in vefatı ile II. Beya-zıd tarafından saraya davet edildiyse de davete icabet etmedi. Kendisine gücenen padişah, Zenbilli Efendi’yi önce Bursa’ya sonra da Amasya’ya müderris olarak sürgün etti. İsmail Hami Daniş-ment, davete icabet etmemesinin sebebini onun, Sultan Cem tarafından olabileceği ihtimaline bağlar.

Sürgünden izinsiz ayrıldığı için görevinden azledilirse de Padişah II. Beyazıd’ın görmüş olduğu bir rüya üzerine. Zenbilli Ali Efendi afedilerek, 1503 yılında Şeyhü’l-İslâm oldu. Ayrıca yeni bitmiş olan Beyazıd Medresesi’ne de müderris olarak atandı.

Yavuz Selim’in tahta çıkması ile ünü daha da arttı. Doğruluğu ve hakseverliği ve cesareti ile Yavuz’un gözüne girdi. Onu etkisi altına aldı.

“ Eğer şeriata aykırı emirler verirsen, ben de senin hâl’ine (Tahttan indirilmene) fetva veririm” diyecek kadar cesur ve hakşinas davrandı.

Kanuni döneminde de görevde kalan Ali Efendi Rodos’un fethine de katıldı. Fethi müteakip imam ve hatiplik görevini yaptı. Orada İslâmi müesseseleri kurdu.

Zenbilli Ali Efendi, Yavuz Selim’in öfke anında vermiş olduğu bazı emirlerinin infazına mani oldu ve padişahın hata yapmasını engelledi.

Bir seferinde Yavuz, İran’a kızdığı için, oradan ipek getirilmesini ve ipek ticaretini men etti. Bir süre sonra, bu emre uymayan 400 ipek tacirinin idamını emretti. Bunu duyan Zenbilli Ali Efendi, saraya koştu ve Yavuz’u bu kararından vazgeçirmek için uğraştı Aralarında sert münakaşalar geçti. Padişah:

“- Ben sana, saltanat işlerine karışmak görevin değildir dedim!” deyince Zenbilli Ali Efendi, Yavuz gibi bir padişaha:

“- Bu ahiret işidir, buna karşı koymak görevimdir!” cevabını vererek saraydan ayrılır.

Uzun uzun düşünen Yavuz, sonra bu kararından vazgeçer ve ipek tacirlerini afeder.

Zenbilli Ali Efendi’nin bir fetvası ve el yazısı

Zenbilli Ali Efendi’nin bir fetvası ve el yazısı

Zenbilli Ali Efendi, bununla da kalmaz ve:

“- Önce, bahsettiğim hususlar ahiretinize aitti. Şimdi iyilik severliğinize ait bir sözüm kaldı!” der. Sultan:

“- Nedir o?” diye sorunca, Zenbilli Ali Efendi:

“- Saltanatınıza layık olan, afettiğiniz bu suçluları eski görevlerine iade etmektir!” diye ikazda bulununca, Sultan hepsini eski görevlerine iade eder.

Bir başka sefer de, hazine memurlarından 150 kişinin idamını emretmesi üzerine, Zenbilli Ali Efendi derhâl huzura çıkarak:

Kazaskerlerin atamasında Şeyhülİslâmların fikrinin alınması Zenbilli Ali Efendi zamanında başlamış ve sonra da devam etmiştir.

“- Yüz elli kadar adamın katline emir buyurduğunuzu işittim. Onların şeriata göre öldürülmeleri uygun değildir; af buyurunuz!” demesi üzerine…

Sultan öfkelenip:

“- Sen saltanat emirlerine karşı geliyorsun, bu senin görevin değildir! Cevabına pes etmeyen Ali Efendi:

“- Ben seni ahiretini bozan emirlere karşı koyuyorum, bu benim görevimdir. Eğer afederseniz kurtulmuş olursunuz, aksi hâlde büyük günaha girersiniz!” demesi üzerine Yavuz, bütün suçluları afeder.

Zenbilli Ali Efendi, 932 H. 1526 M. yılında İstanbul’da vefat eti. Zeyrek yokuşunda metfundur.

Şeyhü’l-İslâmlık süresi 24 yıldır. En uzun meşihat makamında kalanların başında gelir.

Kendisine, fetva istemiyle sunulan soru kağıtlarını; zenbille alıp, yine cevaplarını soru sahiplerine; zenbille verdiği için, Zenbilli Ali Efendi ismini almıştır.

Fıkıh alanında “Muhtaratü’l-Fetva” isimli bir eseri ve manzum ve mansur iki risalesi vardır. Ayrıca II. Beyazıd adına ahlâk ilmi ile alakalı bir eseri de mevcuttur.

KAYNAKLAR

– İlmiye salnamesi, 1221 a.g.e. s. 342 ;
– Hammer, a.g.e. c. 4, s. 175-178;
– Abdülkadir Altınsu, a.g.e. s. 14;
– Mehmet Tahir, a.g.e. 1/473-474; 1973
– Konya İl Yıllığı, s. 303;
– Uz, İpek Yolu, a.g. makale s.11.