Ağazade Bekir Sami Efendi

Ağazade Bekir Sami Efendi
(1843 – 1916)

Koç Bekir Ağa torunlarından olan Bekir Sami Efendi, 1843 yılında Konya’da doğdu. Ahmet Efendi’nin oğludur. İlk tahsilini yaptıktan sonra İstanbul’a gitti, Hüseyin Paşa Medresesi’nde tahsilini tamamlayarak icazet aldı. Müderris olduktan sonra, bir süre İstanbul’da kalan Bekir Sami Efendi, orada Mesnevi dersi de görerek, Mesnevi-han oldu.

Daha sonra Konya’ya döndü ve gerekli imtihanları vererek, Atabekiye Medresesi’ne müderris oldu. Burada yüzlerce talebe yetiştirdi. 1908 yılında siyasete atıldı. Vilayet Maarif Komisyonu İdare Meclisi üyeliğine seçildi. Muhacirin İskan Komisyonu Başkanlığı’nda bulundu. Bir süre de İstinaf Mahkemesi üyeliği yaptı.

1291/1874 yılında 54 talebesine, Fenârî, Kudûrîve Gülistan, 1293/1876 yılında 23 talebesine yine aynı dersleri, 1295/1878 yılında, 35 talebesine, Tasavvurat ve Molla Cami okuttu.

Çok iyi Arapça ve Farsça bilen Bekir Sami Efendi, 1916 yılında vefat etti ve Karpuzoğlu (Kadı İzzeddin) Camii karşısındaki medresenin bahçesine gömüldü. Medresenin yıkılması ve bir bölümünün yola terkedilmesi ile kabrin kaldırılması mecburiyeti hasıl olması üzerine, kabri 1964 yılında, oğlu Ata Koçbeker tarafından Üçler Kabristanı’na nakledildi. Bekir Sami Efendi, adı geçen medresenin son müderrisidir.

Kültürlü ve ileri görüşlü bir ilim adamı olarak kabul edilen Bekir Sami Efendi, Konya’ya ilk faytonu getirmiş ve iki katlı ve kiremitli Müslüman evini o yaptırmıştı. Müderrisi olduğu Atabekiye Medresesi, sonraları Ağazade Medresesi olarak da anılmıştır.

Kabir taşı kitabesi şöyledir:

Hüve’l-Bâki
Konya eşrafından
Ve müderrisin-i benamdan
Ağazade Bekir Sami Efendi ruhuna Fatiha 1330

NOT: Koç Bekir Ağa: 1165/1752 yılında Konya’da doğdu. Babası Evlâd-ı Mevlâna’dan Halil Çelebi. Annesi de Gilisra Köyü’nden Afife Hanım’dır. Konya Sıbyan mektebinde ve bir süre de medresede okuyan Koç Bekir Ağa, Yeniçeri Ocağına kaydoldu. Dürüstlüğü, cesareti ve askerlikteki mahareti sebebiyle zamanla Tuğsuz Vezirliğe kadar yükseldi. Üçüncü Selim zamanında tâlimli ve itaatli asker yetiştirdi.

Akkâ Kalesi’nin Napolyon tarafından kuşatılması üzerine Koç Bekir Ağa Cezzar Ahmet Paşa’ya yardıma gönderildi. Orada da büyük kahramanlıkları görüldü. Napolyon’un Fransa’ya dönmesi üzerine, Koç Bekir Ağa da Konya’ya geri döndü. O sıralarda Kadı Abdurrahman Efendi adında bir zat, Konya’ya iki tuğlu vezir rütbesiyle vali olarak gönderilmişti. Halka büyük zulümlerde bulundu. Kendisini daha önce saraya şikayet eden, yüz elli kadar Konya’nın ileri gelenini bir hile ile konağına davet ederek öldürdü.

Koç Bekir Ağa’nın yardımıyla bu zâlim vali, zorla görevinden uzaklaştırıldı. Yerine, Çar-hacı Ali Paşa Konya Valiliği’ne gönderildi. Bu hareketi İstanbul, isyan gibi görmüş olacak ki, Vali Paşa’nın eline, Koç Bekir Ağa’nın idam fermanı da verildi. Çarhacı’nın Konya’ya gelmekte olduğunu duyan Konyalılar, yanlarında Koç Bekir Ağa da olduğu halde, Valiyi Alibeyhüyüğü civarında karşılamaya çıktı. Çadırlar kuruldu. Koç Bekir Ağa namaza durduğu bir sırada Çarhacı Paşa, abdest alma bahanesiyle dışarı çıkar. Verilen emir üzerine cellatlar Koç Bekir Ağa’yı şehit ederler. Cenazesi, şehit edildiği yere gömülür. Olay yılı 1236/1821’dir. Koç Bekir Ağa’yı çok seven Konyalı onun ardından ağıtlar yakar. Bu ağıtlardan biri şöyledir:

Dizeydim askeri Çumra’nın Kaşa
Yazılan gelir bu garip başa
Yanına kalmasın Çarhacı Ali Paşa
Koç Bekir Ağa yetimler ağası, Koç Bekir Ağa
İstanbul’dan çıkmış katline ferman
Elettim effaya kalmamış derman.

KAYNAKLAR

1291/1874, 1293/1876, 1295/1878 yılları Konya Salnameleri;
Konyalı, a.g.e. s. 788;
Arabacı. a.g.e. s. 13;
M. Ali Uz, “Ağazade Ebubekir Sami Efendi”, Konya Ansiklopedisi, 2010, s. 37.