Keçecizade Kazasker Mehmet Salih Efendi
(1150/1737-1214/1799)
1150/1727 yılında İstanbul’da doğan Salih Efendi, devrin geleneğine uyarak, küçük yaşlarında tahsile başladı. Babası ile Dürrizade Mustafa Efendi’den mezun oludu. Babasının Kudüs ve Hicaz memurlukları sırasında Kudüs’te bulundu, hacca gitti. Hac dönüşü, 1756 yılında Dürrizade Mustafa Efendi’nin yazısı ile daha 19 yaşında iken müderris oldu.
İçinde yetiştiği ortam dolayısıyla, devrin ileri gelenleri ile tanışıp, onların sohbetlerinde bulundu. Zamanla, müderrislikten fetvahaneye geçti ve oradan da Kethüdalığa kadar yükseldi. 1784 yılında Selanik Kadısı oldu. 1789 yılında Mekke Payesi aldı. 1790 da Orduyı Hümayun kadılığına yükseldi. Bir yıl sonra da İstanbul payesi verildi. (İlmi rütbelerden biridir. Korgeneral ve Rumeli Beylerbeyi’ne eşit sivil bir rütbedir, İstanbul Payesinden sonra, Anadolu Kazaskerliğine gelinirdi.)
Kanaatlarını açıkça söylemekten çekinmeyen, dalkavuktan hoşlanmayan ve son derece dürüst bir insan olan Salih Efendi, kazandığı düşmanlar yüzünden iki defa görevinden azledilerek Konya ve Gelibolu’ya sürgüne gönderildi. Ömrü, yokluk ve sıkıntı içerisinde geçti. 1797 yılında afedildi. Önce Anadolu, sonra da Rumeli Kazaskerliğine getirilen Salih Efendi, 1799 yılında istanbul’da vefat etti. Avratpazarı’nda Canbaziye’de Mustafa Bey Mescidi’nde toprağa verildi.
Salih Efendi’nin çocuklarından Abdurrahman Nebil Efendi ile Mehmet Arif Efendiler de zamanın meşhur müderrislerindendi. Diğer bir oğlu da, aşağıda hayatını anlatacağımız meşhur İzzet Molla’dır.
KAYNAKLAR
Bülbül, a.g.e. s. 6/10;
Öztuna,1998, a.g.e. s. 89;
Naci Okçu, “İzzet Molla, Keçecizade”, DİA, 2001, s. 23/561;
Feyziye Abdullah, a.g. Ansiklopedi s. 1264.